Subscribe Twitter Facebook

21 Mart 2010 Pazar

paris je t'aime

paris..yemeğin, sanatın ve elbetteki aşkın şehri..paris seni seviyorum yaklaşık 20 tane kısa filmden oluşan büyük bir film..


aşkın her hali işlenmiş filmde...2 pandomim ustasının aşkı mı dersiniz, bir kadının oğluna olan aşkı mı yoksa bir eroin satıcısının müşterisine olanı mı..dedim ya her türlü aşk vardı bu filmde. platonik aşkına kahve ısmarlamak için peşinden gitmesi yüzünden dayak yiyen ve ölmeden saniyeler önce aşık olduğu kızın kendisine kahve ısmarlaması mesela..


ya da oyuncu bir kadının kör adamla olan aşkı ve aşklarının değişim evrelerinin o mükemmel anlatımı.. iki eski aşığın oturup yeni hayatlarını konuşmaları...aşıklar şehri pariste metroda fransızca bilmeyen, fransız kültürüne uzak bir adam..kendi çocuğunu bırakıp bakıcılık yapmak için dünyanın yolunu giden bir kadın..fransızca öğrenip parise gelmiş yalnız bir kadın..ve çok daha fazlası..bu filmde her şey mümkün. oscar wilde ile de karşılaşabiliriz, vampirlerin aşkına da şahit olabilirsiniz..kısacası izleyiniz, izlettiriniz.














''bazen bu hayatı paylaşacak birinin olması iyi olur  diye düşünüyorum. mesela, bir gökdelenden aşağı paris'e bakarken, birilerine 'ne kadar güzel, değil mi?'  demek istiyorum. ama kimse yok..''
                                                                                                                       14.bölge


1 yorum:

Phantom of the Cinema dedi ki...

2 haftadır aynı yazı... cık cık cık...

 
Powered by Blogger